SENDİKAL MÜCADELE BİR BAYRAK YARIŞIDIR

  • Eklenme Tarihi :29.08.2022 | 10:31
  • Muhabir :

Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) Genel Başkanı Semih Durmuş, sendikal mücadelenin bir bayrak yarışı olduğunu belirtti.

SENDİKAL MÜCADELE BİR BAYRAK YARIŞIDIR

Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) Genel Başkanı Semih Durmuş, sendikal mücadelenin bir bayrak yarışı olduğunu, kendilerinden önce bu davaya hizmet eden ve görül veren arkadaşlarının bayrağı kendilerinden sonra gelenlere teslim ettiğini ve hizmet bayrağının kendilerine kadar ulaştığını söyledi. Sağlık-Sen Hatay Şubesi’nin 6. Olağan Genel Kurulunda konuşan Durmuş, “Herkesin bu camiaya aç yada çok emeği vardır. Emeği geçen tüm büyüklerimize, tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonraki süreçte bayrağı devralacak arkadaşlarımızın da güzel ve hayırlı hizmetler yapmalarını rabbim nasip etsin.” dedi.

 

SENDİKACILIK ÇOK ZOR

 Sendikacılık yaptıklarını, kendilerini kendileri yapan, bir araya getiren sendikacılıktaki en büyük duygunun kendilerinin dışındaki insanların düşünün, başkalarının sorunları ile dertlenen, yani egoist olmayan insanların bir araya gelmiş olması olduğunu belirten Durmuş, “Çünkü kendi özelimizden, kendi ailemizden, fedakarlık yaparak, başkalarının derdi ve sorunlarıyla ilgileniyoruz. Türkiye’de sivil toplum kuruluşları arzu edilen bir şekilde yerleşmiş değil. Sendikacılık gerçekten çok zor. Başkasının hakkını arama mücadelesini verdiğinizde kurumlarınızda günah keçisi ilan edilirsiniz.”

BİRLİK İÇİNDE OLMALIYIZ

“Mobingler, yer değiştirmeler, soruşturmalar başlar, bu noktada sendikalar olarak, bizler çalışanların haklarını ararken, eğer sizler, şube başkanlarımızı, temsilcilerimizi, yönetim kurulu üyelerimizi yalnız bırakırsanız. O arkadaşlarımızda uğramış oldukları mobingler karşısında elbette gerekli iradeyi ve dirayeti gösteremezler. Biz bir olursak, birlikte olursak, hep beraber olursak güçlüyüz. Sendikal mücadele de bunun için var zaten. Bu nedenle ben bütün teşkilatlarımızın üyelerini birlik ve beraberlik içinde hareket etmelerini eylem birliği geliştirmeleri noktasında birlikte harket ederlerse üstesinden gelebilecekleri hiçbir sorunun olmadığını 17-18 yıllık sendikal mücadelemde tecrübe ettim.” dedi.

İŞÇİLERİN HAKLARI MEMURLARDAN FAZLA

Dünyada sendikalcılığın, işçilerle beraber başladığını belirten Durmuş, “Çalışma hayatı ile, çalışanların hakları ile alakalı, yöneticilerin, idarecilerin, kamuyu yönetenlerin çalışanlara yapmış oldukları haksızlıklara karşı örgütlenme işi, ilk başta işçilerden başlamış.İşçilerde sendikal mücadele 250-300 yıllık bir geçmişe sahip. Türkiye’de ise 70-80 yıllık bir geçmişe sahip. Türkiye’de bugün, işçilerin, ekonomik, özlük hakları itibari ile memurlardan çok daha fazla haklara sahip olduğunu biliyoruz. Memurların siyaset hakkı yoktur, ama işçilerin vardır. Bugün işçiler gelir getirici ikinci bir iş yapabilir, ama memurlar yapamaz.”

ÖMRÜMÜZDEN HAYATIMIZDAN VERİYORUZ

“Sağlık çalışanların yüzde 35’i yine sağlık çalışanı ile evli. Ayda 13-14 nöbet siz tuttuğunuzda eşinizde 13-14 nöbet tutuğunda ayda 20-25 gün birbirini görmeyen karı kocadan, birbirini görmeyen aileden, annesini ve babasını bir arada görmeyen çocuktan bahsediyorum. Sağlık çalışanları çocuklarını nöbet odalarında uyutuyor. Çocuklarımıza nöbet odaları yatak odası oldu. Dolayısı ile sağlıkta mutlaka sağlık çalışanlarının çalışma hayatını düzenleyen uygulamanın hayata geçirilmesi gerekiyor. Günlük, haftalık, aylık çalışmalarımızın belli bir sınırı olması gerekiyor. Eğer bunun sınırını koymaz isek ömrümüzden, hayatımızdan veriyoruz.”

YILDA 60-70 BİN SAĞLIK ÇALIŞANI İSTİHDAM EDİLMELİ

“Bir daha dünyaya gelmeyeceğiz. Bir yaşam hakkımız daha yok. Yeni dönemde bunların mutlaka düzenlenmesi gerekiyor. Bizim Sağlık-Sen olarak üzerine vurgu yapacağımız en önemli konulardan biri, sağlık çalışanlarının, sağlık yaşantılarıyla, aile yaşantılarını uyumlu hale getirecek düzenlemelerin yapılmasıdır. Onun için bu kürsülerden diyoruz ki her yıl 60-70 bin sağlık çalışanının istihdamının yapılması gerekiyor. Siz her yıl düzenli olarak 60-70 bin sağlık çalışanının istihdamını yaparsanız, ancak sağlık çalışanlarının yükünü hafifletebilirsiniz.”

PERFORMANSA BAĞLI ÜCRET ADALETSİZLİKTİR

“Ancak sağlık çalışanları nefes alabilir.Bir sosyal yaşantıları olabilir. Bir aile yaşantıları olabilir. Hafta sonumuz yok. Bayram iznimiz yok. Senelik iznimizi kullanamadığımız günler oluyor. Sendikacılık yapıyorken elbette bu önemli konulara yeni dönemde çok ağırlık vereceğiz. Geçtiğimiz dönemde sağlık çalışanlarının en önemli sorunu olan, performans sisteminin çözülmesi için mücadele ettik. Bu noktada Sağlık-Sen olarak kendimizi varlığımızı ortaya koyduk. Her zaman şunu haykırdık. Sağlık Bakanlığının, sağlık çalışanlarının en önemli sorunu performansa bağlı ücret ödeme sistemidir. Bu bir adaletsizliktir. Bir hekime başka bir hekimin 2-3 katı para verdiğinizde, bir sağlık çalışanına sırf farklı kurumlarda çalışıyor diye 3-5 bin lira farklı ücret vermek büyük bir adaletsizliktir. Bu sistemden derhal vazgeçilmeli” diye konuştu. (Yaser ÇAPAROĞLU)