DÜNDEN BUGÜNE, DAHİLİ VE HARİCİ BEDHAHLIKLAR" ANATOMİSİ 3 - Hatay Söz Gazetesi

DÜNDEN BUGÜNE, DAHİLİ VE HARİCİ BEDHAHLIKLAR" ANATOMİSİ 3

  • Yazar :ALİ DAL
  • Eklenme Tarihi :20.09.2023 11:21

(ÜÇÜNCÜ BÖLÜM) 

Bedhahlık aranır, bozuk mayada

Habersizdir, iffet, edep, hayada

Özü çürüklere (!) neylesin Hüda

Lağım desen değil, leş desen değil

 

İhaneti çağrıştıran (!?) bakışlar

Hin oğlu hinlikte hünerli (?!) başlar

Doğuşu, ölüşü boş oğlu boşlar

Gündüz desen değil, loş desen değil

 

Kulu sarmış ise, yanlış ve yalan

Fosildir bunlardan geriye kalan

İhanetle (!) dolup dolup boşalan

İnsan desen değil, "çüş" desen değil

 

Habil'den, Kabil'den, Adem'den beri

Hasılı bedhahlar baldıran zehri

İblis' ten kalmadır (!) sanki gözleri

Sinsi bakışları hoş desen değil

*

Sevgili okurlarım, 

 

"DÜNDEN BUGÜNE BEDHAHLIKLAR

ANATOMİSİ" yazı dizimizin bu üçüncü bölümüyle, insanlık tarihinin başlangıcından günümüze değin süregelen, bireysel ve kitlesel ihanetlerin, bedhahlıkların kronolojik analizini ve yorumunu yapmaya devam edelim... 

Hakikat saptırıcıları, tarih cahilleri, kendilerince tarihten bahsederken; "Abdülhamid döneminde, bir karış dahi toprak satılmadığının" çığırtkanlığınıyapsalar da, hakikatin öyle olmadığını, gerçek tarih yüzlerine şamar gibi çarpmaktan geri durmaz..! 

"Bilhassa toprağın en çok satıldığı dönemler, 33 yıllık Abdülhamid dönemi ile 22 yıllık Recep Tayyip Erdoğan dönemi olmuştur..!!?? 

Bilhassa da Abdülhamid döneminde Yahudilere satılan Filistin topraklarında kurulan İsrail Devleti'nin tarihçesini iyi bilmek gerekmektedir..! 

İstibdatçı Abdülhamit'in sığ kararlarından biri de en çok toprak satılan dönem olduğudur..!!?? 

Bu yanlış kararlarından biri de, Yahudilere satılan Filistin topraklarıdır..!! Bu topraklara yerleşmesi sağlanan Yahudilerin; devlet kurma ideallerine (!?) ruhsatsız ev, dükkan, fırın, mağaza vb. inşa ederek başlangıç yaparak sıradan görüntü vermeleri ve hedef gizleme halleri oldukça manidardır..! 

İşte bugün, bir zamanlar Filistinlilerin vatan parçası olan topraklarda, devletleşen İsraillilerin, Filistinlilere inadına yapmakta oldukları zulmüm kabul edilir bir şey değildir..!! 

Bu noktadan hareketle, dur durak demeden zulme zulüm katmalarından olacaktır ki, "terör devleti" diye anılan İsrail, kendi bayraklarını, kendi marşlarını ve kendi para birimlerini oluşturmakla birlikte, Kudüs'ü başkent yapmaları, küresel dünyada da kabul görmesi düşündürücüdür..!! 

Burada fantazi gibi de olsa senkronize bir mukayese yapmak istiyorum:

Sevgili okurlarım, 

İsrail'in, yayılmacı politika anlayışıyla, o toprakların asıl sahipleri Filistinlilere yönelik on yıllardır estirdirdiği devlet terörü inkar edilemez acı bir hakikattir..!! 

Bu yönüyle, İsrail'i yorumladığımızda, para birimi SEKEL'in, Arapçada da "şakk" kökünden gelip; Türkçe "kuşku, şüphe" sözcükleriyle örtüşmesi tesadüfi de olsa, İsrail'in yayılmacı ve  güven vermez şüpheli halini işaret etmesi manidardır..!! 

Türk Dil. Kur.kaynaklarına göre ; Fransızca kökenli olup "doku bozukluğu, müzmin hastalık" anlamı içeren SEKEL; İsrail'in davranışlarını adeta özetler nitelikte..!! 

Bu ironik tespitimizi; BOP'un baş ve eş başkanlarının, kibirli ve  'Ben merkezli' anlayışlarına gönderme de diyebilirsiniz :))??!!

 

Sevgili okurlarım, 

Kaldığımız yerden asıl mevzuumuza devam edelim. 

Kalp gözüyle (!) hangi zaman dilimine bakılırsa bakılsın, orada emperyalizmin, siyonizmin yerli lejyonlarının, bedhahlıkları ve ihanetleri ile dolu olduğu görülür..!! 

Ne tuhaftır değil mi? 

Benim ülkemde;

Düşmana asker olmakta zorlanmayanların hainlikleri karşısında çelik gibi dikilmekten zerre endişe etmeyip; "özgürlük, eşitlik, barış, dünya kardeşliği, demokrasi, hukuk, çağdaşlık, devrimcilik" ekseninde içselleştirenleri; sindirmek, susturmak ve boşalan meydanlarda istedikleri gibi at koşturmaktan başka gayeleri olmayan hukuk tanımaz, vatan, bayrak ve ezan istismarcıları slogan olarak kullandıkları bu değerleri sadece araç olarak görüp, sinsi planlarına engel gördüklerine;

"terörist, kominist, ateist solcu, zındık, din düşmanı, hain" gibi  çıkışlarla, etkisizleştirmeye çalışırlar.!! 

Aslında bu zelil ortaçağ fosilleri;

 varlık yerine konmayı dahi hak etmeyen lağım fareleridir..!! 

Bunlar var ya bunlar, aslında suratlarına tükürmeye dahi değmeyen, beyinsiz, tek hücreli şeylerdir..!!?? 

Bunlar var ya bunlar... 

Açık düşmandan bin beter ihanetlere kalkışan ve yaşadıkları ülkeyi emperyalizme pazarlayan aşağılık kimliklerdir..!!??            

.. Ve Bunlar var ya bunlar... 

Türkiye Büyük Millet Meclisinde Türk Milleti’ne iftira atacak kadar cesaretlendirilen "Lejyoner siyasetçileri ve mandacı kafaların" teslimiyetçi güruhlarıdır..!! 

Bu ülkede paralı paramiliter oluşumlar yeşillik olsun diye kurulmaz..!

Bu oluşumlar kurmayı planladıkları,  “Anadolu İslam Federe Devleti”ni ilan ederken bir dirençle karşılaştıklarında, kullanılacak silahlı paralel yapılardır. 

Toparlayacak olursak; bu ihanetlere, bu bedhahlıklara yazı başlığımızda da belirttiğimiz; 

DÜNDEN BUGÜNE "BEDHAHLIKLARDIR" diyerek bugünlük noktayı koyabiliriz...