Hesapsız tacirde tercih fark etmez
Ha köylünün turpu; ha ceviz kurdu
Müflis gafil ise, aymaz, çark etmez
Ha yumurta kulpu; ha şaşkın ordu
*
Sevgili okurlarım;
Esprileriyle, ironik mesajlarıyla ve inceden göndermeleri ile siyaset tarihinde iz bırakan ve ilk üçte yer almış isimlerin; merhum Osman Bölükbaşı, Merhum Erdal İnönü ve Merhum Süleyman Demirel olduğunu söylersek, isabet kaydetmiş oluruz...
İşte size üç siyasimizden birer anekdot...
1- Kırşehir mitingine aynı uçakta giden Merhum İsmet İnönü ile merhum Osman Bölükbaşı sohbet ederken, Kırşehir semalarına yaklaştığı sırada, İnönü'nün torunu Bölükbaşı'nın yanına gelir ve şöyle der:
"Osman Amca, aşağıya beş lira at da, bulan Kırşehirli sevinsin:))!
Bölükbaşı, İnönü'ye bakıp bıyık altında güldükten sonra İnönü'nün torununa döner ve:
"Yavrum, beş lirayla bir Kırşehirli'yi sevindirmek yerine, gel dedeni aşağıya atalım, Kırşehirli in hepsi sevinsin:))?! " diyerek birlikte gülerler...
* * *
2- Merhum Erdal İnönü, Sosyal Demokrat Halkçı Partisi'nin Genel Başkanıdır. Bıçak sırtı konuları konuşmak ve yemek yemek üzere restoranta girerler. Garson gelir ve:
"Buyrun efendim, yemek siparişinizi alabilir miyim?" deyince, rahmetli İnönü garsona tebessüm eder ve:
"Evladım, az sonra birbirimizi yiyeceğiz; o nedenle sen bize yemek değil; hazmı kolaylaştırması için birer bardak su getir..!" diyerek yaşanacak olan hararetli tartışmayı özetler:))
*
3- Ülke sorunlarının büyüğünü çözmeye yanaşmayan ve başarısız olmuş siyasilere gönderme yapmayı şöyle özetler:
Aydın'da; atının heybesine doldurduğu turpları pazara getiren köylü; önce turpların küçüklerini çıkarıp sattığı sırada; müşteri turpları beğenmez ve "turpların da küçükmüş" deyip almaktan vazgeçerken, müşteriyi geri döndürmek için şöyle bağırmış: "Hemşehrim, hemen vazgeçip nereye gidiyorsun, gel bak, turpların büyüğü heybede..!" dermiş...
*
Sevgili okurlarım;
20 yıl önce, küçük ve çelimsiz bir kurtçuk misali (?!) ülkeyi zapteden ve zeval eylemedik bir şey bırakmayan "AKP ŞAHSIN İKTİDARI" nın, ülkeyi çürük bir cevize çevirişini; kestirmeden nasıl anlatabilirim derken; "CEVİZ KURDU"kıssasını hatırlayıverdim... Sanırım isabet kaydetmiştir:))?!
*
CEVİZ KURDUNUN AKIBETİ
Gireceği kadar bir delik açıp içine girer...
Buraya kadarı normal.
Fakat cevizin kurdu geçen zaman sürecinde yedikçe şişmanlar ve karnı büyür.
Doyunca cevizin içinden çıkıp gitmek ister ama girdiği delikten bir türlü çıkamaz..!
Daha da kötüsü; içi yenilen ceviz kurumuş ve sertleşmiştir, o deliği genişletmek imkansız hale gelmiştir..!
Kurtçuk oturup bakar, delikten geçip çıkmak için tek çaresi vardır: Zayıflamayı beklemek.
Aç kaldıkça zayıflar, eski cılız haline döner.
Ve bir gün çıkar.
Ama çıktığında mevsim bitmiş, şartlar zorlaşmıştır..!
Geriye aç ve cılız bir kurtçuk ile içi boşaltılmış bir ceviz kalmıştır:))?!
Aynen AKP ŞAHSIN İKTİDARI ile her bakımdan açmaza düşürdüğü ülkenin ahvali gibi..??!!
*
Sevgili okurlarım;
Hasılı, iş işten geçince; ne köylünün heybesindeki büyük turpun; ne de cevizin içindeki kurdun kıymeti harbiyesi kalmıyor:))?! Vesselam...!
*
Maksadın tersine gidenler için
Başından habersiz, bedenler için
Değeri değersiz edenler için
Ha Müslüman köyü, ha gavur yurdu