(BİRİNCİ BÖLÜM)
Sevgili okurlarım,
Dost okurlarımdan M. R. Bakır'ın, bana gönderdiği ileti aynen şöyle idi:
"AKP'nin, Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman'ın; 06 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen deprem dolayısıyla, olumsuz etkilenen 11 ilden en çok can ve mal kaybına uğrayan il olarak Hatay'ı işaret edip; özetle "SADECE ÖLMEDİK, ŞEHRİMİZ TAMAMEN YOK OLDU..!" şeklinde noktalıyor..!
İki dönemdir iktidarın Vekili olan Sayın Yayman'ın;
"Erdoğan ikinci Atatürk'tür" şeklinde ki sitayişlerine (?!) rağmen, adeta haritadan silinmiş olan Hatay'ın kapanmaz yarasına merhem olamamışlığı (?!) ne garip değil mi..??!!
Sayın iktidar vekiline bir daha hatırlatalım:
"Hatay'ın Afet Bölgesi kapsamına alınması yönündeki girişiminde" bulundunuz mu, bu hususta gösterdiğiniz hassasiyetiniz esnasında hangi engellemelere maruz bırakıldınız..??!!"
Sayın vekilin vereceği cevabın encamını tahmin etmek pek de zor değil..!!??
O sebeple biz bu sualimizin cevabını şimdilik dizelerde arayalım:
Eynine "sultanlık" kumaşlar giyen
Aynada kendini görebilmeli
"Sultana şu ömrüm fedadır" diyen
Sözünü "samimi" yorabilmeli
Ülkemin her ahı dağları deler
Siyasi hamaset "kendine" meler
Mademki Etrafı sarmış "şüpheler"
İnsanlar farkına varabilmeli
Bir insana sağlam "omurga" gerek
Dik duran görmedim, "sultan" överek
Kişi, İlme, akla (!) rağbet ederek
Dosdoğru kararlar verebilmeli
Her zeminde (!) tutmaz astarla, boya
Nihayeti çıkar, olanca (?!) foya
Yeri geldiğinde (!), harami soya
Dobra dobra hesap sorabilmeli
Ali Dal 13.10. 2023 Ankara
*
İşte böyle sevgili okurlarım,
Toplumumuzda "özür kabahati aştığında" yani bir başka deyimle, "özür kabahatten büyük olduğunda, Osmanlı devlet adamı, şair Koca Ragıp Paşa'nın ; "Şecaat arz ederken merd-i kıbtî sirkatin söyler" beyiti çağrışım yapar..!
Hah işte ben de bu günkü, konumuza uygun düşeceğini öngörerek bu beyitle giriş yapmak istedim...
Bu beyiti, günümüz Türkçesiyle ifade edecek olursak;
"Mısırlının biri, mertliğini anlatayım derken, hırsızlığını açığa vurmuş." manasındadır.
Sevgili okurlarım,
Depremin üzerinden 7 ay geçmiş olmasına rağmen, depremden ciddi manada zarar gören 11 ilin, bilhassa da Hatay/Antakya'nın, enkazlardan kurtulup, eski dokularına kavuşacağına dair inandıracak emareleri gördük desek hamaset olur..!!
20 yıldır ülke yönetimini elinde bulunduran AKP şahsın iktidarının, vatandaşa IBN no:su vermedeki el çabukluğunu, çevikliğini, her nedense, yaraların sarılmasın, enkazların kaldırılıp, tekrar kalıcı kentleşme hamlesinde göremiyoruz..!!
Sevgili okurlarım,
"Şecaat arz ederken merd-i kıbtî sirkatin söyler" tanımıyla örtüşen bir başka hakikati daha sunmadan geçemeyeceğim...
O Merd-i kıpti; bir zamanlar, AKP'nin ikinci adamıydı... AKP'nin Dışişleri Bakanıydı... ..Ve o bir zamanlar AKP'nin Ekonomide sorumlu Başbakan Yardımcısıydı... Daha sonra da yolları ayırıp DEVA Partisini kurdu. Evet evet o Ali Babacan'dan başkası değildir..!
Şimdi de AKP'nin bir başka şehzadesini, bir başka mensubunu hatırlatayım:
O bir zamanlar AKP'nin eski Adalet Bakanıydı... Hataylıydı... Hatay'ın AKP Milletvekiliydi... Şimdi de Yeni kurulan DEVA Partisinin Genel Sekreteri ve CHP'den seçilmiş milletvekilidir... Evet evet o "ALİDİBO" diye de anılan Sadullah Ergin'dir...
Her ikisinin de Hatay'a gelirken, Hatay'a ve ülke'ye neler yaptıklarını, neler kattıklarını gözden geçirmeleri gerekmez miydi..??!!
Siyasete yeni adım atmışlar gibi, enkazın altında debelenen Hataylılara "Cektir... Caktır" babından vaatlerde bulunmak, bana pek inandırıcı gelmiyor:((!!
Yani, olsa olsa "Şecaat arz ederken, sirkatin söylemek" gibi bir şey..!!
DEVAM EDECEK...