(İKİNCİ BÖLÜM)
"Halep'te kırk arşın atlardım" demek
İş değil; burda da atlamak gerek
Bal yoksa, kıymete alınmaz petek
Gaye, mutlu sona erebilmeli
Şecaat, bilfiil icraat ister
Varsa maharetin, gel buyur göster
Vatandaş, devletten bunları gözler
Merhemi var ise sürebilmeli
İşi başarana yol mu tükenir
Bahane ehline, sünepe denir
Düğümü çözende irfan gözlenir
Kişi söküğünü örebilmeli
Atlara yaraşır atın eyeri
Kuşatsan eşeği artmaz değeri
Kişi iş ehliyse çekilmez geri
Çölde de gonca gül derebilmeli
**
Sevgili okurlarım,
"Şecaat arz ederken merd-i kıbtî sirkatin söyler" beyitinde verilmek istenen mesajın halen alındığı kanaatinde değilim..!!
ZİRA:
Aynı tas, aynı hamam..!!
Su dökmeden vatandaşa kese yapmaya ve derisini yüzmeye devam edenlerin yöntemleri değişmiş değil..!!
YANİ:
* Vatandaşlar dert yükü, sorun yükü olmuş kimin umurunda..??!!
* Ülkenin en önemli sorunlarından işsizliğin, aşsızlığın, her bakımdan hayat pahalılığının can yaktığı kimin umurunda..??!!
* Ekonominin çıkmaza girdiği, yoksulluğun intiharları tetiklediği kimin umurunda..??!! * "Çağdaş eğitimin" , merdiven altı o malum "cemaat" görünümlü garabet yerlerde "bağdaş eğitimine" döndüğü ve geleceğimiz olan gençliğin dünyalarını söndüğü kimin umurunda..??!!
* Yığınlara dönüşen ev gençlerinin umutsuzluğa kapılıp iş aramaktan vazgeçtikleri kimin umurunda..??!!
* Türkiye’de döviz kurlarının, faiz oranlarının tarihin en yüksek seviyesine çıktığı, bir litre akaryakıtın 40 TL. leri aştığı kimin umurunda..??!!
* "yedek akçe" olarak hazinede tutulan 128 milyar doların, "izah edilemez" bir şekilde buharlaştırıldığı kimin umurunda..??!!
* O rezerv, Sanayicinin alın teriydi.. 'Ak akça kara gün içindir' diyerek Bugünkü parayla tam 46 milyarlık dolara tekabül eden 130 milyon dolar tek imza ile "Beşli dinozor" cenahına cukka edilmiş kimin umurunda..??!!
* Hukuka olan güvenin "dip" olduğu ve bilhassa da dışarıdan gelecek yatırım girişimlerinin bu yüzden durma noktasına geldiği kimin umurunda..??!!
* Pandemi vurduğunda da esnafımızın, sanayicimizin, sanatçımızın sahipsiz kaldığı ve ekmeğe muhtaç noktasına geldiği o zor günlerin devam eden olumsuzluğu kimin umurunda..??! ”
* Suriye meselesinde diplomasi ve strateji kusuru yüzünden, Suriye’deki iç savaştan en çok Hatay’ın etkilendiği kimin umurunda.??!!
* “Türkiye'nin barışın tesisinde aktör olması gerekirken, arabuluculuk yapması gerekirken, komşumuzda kan ve gözyaşının akması, 13 milyon sığınmacının ülkemize her bakımdan külfet oluşturduğu kimin umurunda..??!!
Dış politikanın, küçük bir pastanın paylaşılma yarışı olmadığı, akıllı dış politikanın pastanın büyütülmesi olduğu, aslolan başka bir ülkenin iç meselelerine karışmamak gerektiği, Ülkemizin ulusal güvenliğinin ve çıkarlarının devamı bakımından, iç ve dış barışı sağlamak ve tüm yaraları sarmak için, hudutlarımızın şiddetle, savaşla, kontrolsüz göçle değil, ticaretle, bollukla, bereketle anılması, bilhassa da deprem yaralarının en seri şekilde sarılması ve bu topraklarda ille de gözyaşı akacaksa o gözyaşlarının sevinç gözyaşları olması gerekmez miydi..??!!
11 ilin kimyasını bozan depremin bıraktığı tüm olumsuzlukların bir an önce giderilmesi
gerekirken, maddi ve manevi bakımdan adeta kaderine terk edilen vatandaş, deyim yerindeyse, "CAMİ AVLUSUNA KONULMUŞ ÇOCUK" pozisyonunda, adı sosyal devlet olan "KİMSE" beklemeye devam ediyor..!! İklim koşullarının giderek sertleştiği bir zamanda, yaşam şartlarının vatandaş aleyhine geliştiği bir zamanda, halen çaresizlikler sürüp gitmekte..!!
Hizmete dönüşmeyen vaatleri tekrar edenlerin düştüğü durum; yani Hatay'ı işaret edip; "SADECE ÖLMEDİK, ŞEHRİMİZ TAMAMEN YOK OLDU..!" diyerek, siyasi vaziyeti kurtarmaya çalışanlar;
"Şecaat arz edeyim derken, sirkatlerini açığa vurmayı sürdürüyorlar...!!!" VESSELAM:))?!
AÇIKLAMA:
KIBTİ; Mısır'ın yerel halkıdır. Ancak beyitte pejoratif yani "küçümseyici" anlamda kullanılmıştır.
SİRKAT: Osmanlı dönemi Türkçesinde "hırsızlık" olarak kullanılan kelimedir.
ŞECAAT: ; Osmanlı Dönemi Türkçesinde "yiğitlik ve mertlik.