Sevgili Okurlarım,
Yaşanmış olayların seyrine baktığımızda; yönetim anlayışını; " Hukukun Üstünlüğü, Birleştirme ve Uzlaştırma" üzerine oturtanların ülkesinde, huzurun, güvenin, adaletin hakim olduğunu görürüz... Ama aksine, "Etnik, İdeolojik, İnanç İstismarı, Yoksullaştırma, Yasaklama, Sadaka Toplumu Oluşturma, Böl, Parçala, Yönet" zihniyetini dayatanların ülkesinde ise, mutsuzluk, huzursuzluk, ayrıştırma ve güvensizlik yaşam tarzına dönüşür.
*
Sevgili okurlarım,
20 yılı aşkındır iktidarda bulunan MHP "soslu" AKP iktidarı, bırakın vaatlerini yerine getirmeyi, tam aksine, mal bulmuş mağribi gibi önce Cumhuriyetin kazanımları olan tesis ve teşekkülleri özelleştirdi.
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in 30 Aralık'ta Ankara'da uğradığı silahlı saldırıda öldürülmesinin yankıları sürüyor. Ateş cinayetinin ardından MHP yönetiminin ve MHP'ye yakın yayın organlarının suskunluğu tepki çekmişti.
* Ateş'e yönelik suikast, birçok soru işaretlerine neden oldu.
T24 yazarı Tolga Şardan da, olaya başka boyutta yorumluyor...
.. Ve şöyle diyor: "Çukurambar cinayeti" ve Mersin'deki "ülkücü çatışmasının" da altını çizerek cinayeti sıradanlaştırmak, hatta mafya organizasyonuna dönüştürmenin ülkücü camia içindeki karşılığı çok farklı olacak gibi..?! Ancak, polis ve savcılık, durumun farkında olup, soruşturmanın, Asayiş Şubesi yerine, Terörle Mücadele Şubesi'nce başlatsalardı, daha sağlıklı sonuç alınabilirdi diye düşünüyorum..! "
Sevgili okurlarım,
Aslında Tolga Şardan, oldukça önemli bir noktaya dikkat çekmekte..!!
Zira soruşturmayı sıradan cinayetler şeklinde yorumlayan, Ankara Adliyesi ile Ankara Emniyeti olması gerekeni değil, olmaması gerekeni tercih etmiştir..?!
Ayrıca; soruşturmayı yürüten polis biriminin asıl sorumlusu Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz'ın konumu dikkat çekici...! Şöyle ki; Servet Yılmaz'a, MHP Genel Merkezine, İçişleri Bakanı Süleyman SOYLU'ya, MHP yönetimine yakınlığını olan bir isimdir demek yanlış olmaz:))?! Yılmaz'ın, öldürülen Sinan Ateş'le de "sabah yürüyüşleri" yapacak kadar da yakın olduğu ifade edilmekte..!!
Yani anlayacağınız, Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz için durum; adeta "aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık" gibi..!!
Ama, MHP Genel Merkezinin, İçişleri Bakanlığının, Adalet Bakanlığının, AKP yönetiminin ve Emniyet kaynaklarının sessizliği dikkate değer olsa da, MHP'yi işaret eden iddialar bir tık önde görünüyor..!? "
Zira, İlki, soruşturma çerçevesinde MHP'li bir isminin evine, Emniyet Müdürü Yılmaz'ın bilgisi dışında yapılan operasyonla bir kişinin gözaltına alınmasının, Ankara Emniyeti'nde kriz yarattığını öğreniyoruz.
Ayrıca, bu yaşanan olayın ardından, Altındağ'dan yaşayan ve "515 çetesi" adıyla bilinen grubun elemanı olduğunun belirtilen bir Suriyelinin, neden gözaltına alındığı ve sonrasında hangi gerekçeyle serbest bırakıldığı da bir başka muamma gibi..?!
Gözaltı süreci tamamlandığında ortaya nasıl bir tablo çıkacağı merak konusu..?!
Ülkü Ocakları eski Başkanı Sinan Ateş'in öldürülmesiyle ilgili adliyeye sevk edilen 4 şüphelinin, nöbetçi hakimlikçe sorgulanması neticesinde U.K, M.U. ve M.Y. tutuklanırken, E.U. ise yurt dışına çıkma yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını, daha sonra, cinayetle ilgili gözaltına alınan V.B, H.S. ve Z.A. dün “tasarlayarak öldürme” suçundan tutuklandığını öğreniyoruz.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan açıklamada, "30 Aralık 2022’de Çankaya Kızılırmak Mahallesi 1456. Sokak’ta Sinan Ateş’in ateşli silahla öldürülmesi ve Selman Bozkurt’un yaralanmasına ilişkin soruşturma kapsamında, Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından titizlikle ve tüm yönleriyle sürdürülmekte olup işlemleri tamamlanan diğer şüpheliler hakkında da adli soruşturmanın gereklerine tevessül edilecektir.” ifadeleri kullanılıyor.
*
Sevgili okurlarım,
Bu vahim, bu zalim, bu hain ve bu hunharca işlenen cinayetin, neresinden bakarsanız bakın, iğrençliğin ve insanlık dışı bir vahşetin soğuk yüzünü görüyorsunuz..!!
Buradan, bir başka hususa dikkat çekmek isterim:
Mersin'de yaşanan ve uyuşturucu trafiğinin yönlendiricilerini (?!) işaret eden mafya hesaplaşmasını, terörist saldırısı, Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkan yardımcısının tutuklanma olayının, Sinan Ateş suikasti olayı ile birlikte mercek altına alınması, isabetli olacağıdır..!?
Netice olarak, diyeceğim o ki, bir ülkede adaletin dumura uğraması sonucu, oluşan boşluğu, uyuşturucu baronlarının, kara paracıların, mafyanın ve cemaat görünümlü merdiven altı oluşumların dolduracağı unutulmamalı ve ihanetlere çanak tutulmamalı..!! Yarın çok geç olabilir..!!
.. Ve temennimiz o dur ki, babaya en çok ihtiyaçlarının olduğu bir zamanda iki yavruyu yetim, sevenlerini yoksun bırakan "Sinan Ateş Cinayeti" faillerinin ve bağlantılarının ortaya çıkarılmasıdır..!! NOKTA..!