Adalette şirazenin kaydığı
Zaman olmaz olsun, şanına lanet
Yargıcın, yanlışı doğru saydığı
O günün yaşanmış anına lanet
Ben seçmenim; makbulünü seçerim
Eşek arısının (!) balına lanet
İncitense, babamdan vazgeçerim
Zalim her kim ise yoluna lanet
Ezan, Kur'an" sölemine, inandık
"Abdestliyim" dedi, mümindir sandık
Takke, tesbih ile aldatan (?!) zındık
Yaktığın ocağın (!!) külüne lanet
*
Sevgili okurlarım,
Yeni bir umutla, yeni bir güne gözlerimi açtığımda, ellerimi Yüce RABBİM'e açarak yalvarırken; ağzımdan şöyle bir temenni döküldü: "Her şeye kadir Yüce RABBİM; Değil devletimin, milletimin; karıncanın dahi şirazesini kaydırma..!! "
Zaman zaman kullandığım;
"Şiraze kayması" deyiminin anlamından daha da emin olmak için, Türk Dil Kurumu sözlüğüne, tekrar baktığımda, bildiğim tanımın değişmediğini gördüm...
Yani;
" Bir kişinin ya da fikrin yanlış noktaları temel almasından ötürü, sonucunun da yanlış olacağını" belirten," ŞİRAZE KAYMASI" deyimini, ülke olarak, millet olarak, içtimai, mali, sosyal, hukuksal bakımdan, getirildiğimiz durumun vahametini ortaya koyarken bir kere daha kullanmak istedim...
ŞİRAZE KAYMASI;
"Ciltçilikte, sayfaları birbirlerine yapıştırmak için kullanılan kumaş, kağıt ya da tülbent parçası" anlamı içeren bu kelime,
halk arasında genellikle, "dengesini yitirmiş", "kontrolünü kaybetmiş" anlamında da kullanılır.
Ciltçilikte, eğer şiraze düzgün olmazsa sayfalar da düzgün durmaz ve yamulma eğilimi gösterir..!
Bu bakımdan, "şirazesi kaymış" sözcüğü, "dengesiz" düşünen ve dengesiz konuşan kişiler için de söylenir. , "Şirazesi kaymış" deyimi, Aslında bu bir yakıştırmadır, Şirazesi kayan kitabın formaları nasıl yamulursa ve dağılırsa; şirazesi kayan insan da aynen öyledir... Düzeni bozulmuştur, dengesi kaçmıştır ve yamulmuştur.
Bir kişinin veya bir şeyin nevri'nin dönmesi düzeninin bozulması veya dengesinin bozulması durumunda kullanılan benzer kelimeler de mevcuttur; "şirazesinden çıkmak, şirazesi bozulmak" gibi...
İnsanların da görünmeyen şerazeleri vardır.
Örneğin bir kişinin istemediği bir sözü, sevdiği kişiden duyması üzerine, "şirazesi kaymışa benziyor" denir.
Sevgili okurlarım,
20 yıldır, oynanmadık senaryo, söylenmedik yalan, edilmedik küfür kalmamış olmalı ki, seçime doğru hızla yaklaştığımız şu günlerde, yeni aldatmacalar, ikna edici yeni cümleler kurmaktan zorlandığını, hatta tıkandığını gördüğümüz "TEK KİŞİLİK AKP CENAHI" ..!! kurumuş yaprak gibi bir sağa, bir sola, savrulup durmakta... Bu halini görüp, gemiyi terk eden, yani uyanan fanatik taraftarlıklarının, keşkeler çekerek; "onca yıl bunlara nasıl da aldatılmışız..!!" deyişler ini sıkça duyar olduk. Görünen o ki, bu defa, işler sarpa sarmış gibi..!! Bir başka deyişle,
"Takkenin düşmesi, kelin açığa çıkması" bu olsa gerek...
Sabah akşam, muhalif gördüklerinden, kimisini Fetöcülükle, kimisini PKK'cılıkla suçlamayı adeta otomatiğe bağlamış olan "TEK KİŞİLİK AKP CENAHI"nın; iktidarda kalma uğruna, ne açılımlar, ne saçılımlar peşinde...
Nasıl mı?
* Edirne'de 6 yıldır tutsak edilmiş olan Selahattin Demirtaş'ın, rahatsızlanan babasını ziyareti için, jet uçağın tahsis edilerek Diyarbakır'a götürülmesi...
* Partili cumhurbaşkanının, "Alevi Açılımı" görüntüsü vermek gayesiyle, Muharrem ayında, tanımadığı Cemevini ziyaret edişi...
* İlgisi olmayan kanun dosyası arasına, kerhen iliştirilmiş bir satırlık eklentiyle "cemevlerinin elektrik ve su giderlerinin devlet tarafından karşılanması" kararının uygulama sokulması...
* TBMM'de "PKK'nın arka bahçesidir, meşruiyeti tartışılır olmuştur, kapatılmalıdır" diyerek Anayasa Mahkemesine dava edilen, seçilmiş belediye başkanlarının yerine kayyumlar atanan HDP'den destek talep etmek üzere, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Başkanlığında bir heyetin HDP grubunun TBMM'deki grup odasında ziyaret edilişi...
Açılımlar ötesi olmakla beraber, nafile hamleler çırpışlardır..!! Yani, işin encamı bu defa Ümitsiz vaka gibi..!!
Sevgili okurlarım,
Detayına baktığımızda, görünen o ki, Erdoğan, yüzde 40'ların çok altına düşen oy oranlarını, yüzde 50'nin üzerine çıkarmak için ters taklalar atarken de, ikna edemediklerine enva çeşit hakaretler yağdırmayı da ihmal etmemekte ısrarlı gibi..!!
"SÜRTÜK, ÇÜRÜK, ÇAMUR, TERÖRİST, FETÖCÜ, ŞEREF YOKSUNU. VS. VS. VS."
AK Parti'nin TBMM'de çoğunluğunu kaybetme hırçınlığıyla, "şiraze miraze" takmayan Erdoğan'ın,
Alevilerden hayal kırıklığına uğrayışı, muhafazakar cenahtan tam destek göremeyişi ve İttifak ortağı MHP lideri Devlet Bahçelinin, cemevlerine “ibadethanedir” demeyi sürdürüşü, neticesinde; yapılacak seçimlerde tekrar iktidar olamayacağını nihayet görmüş benziyor...!!
★★★
Sevgili okurlarım,
Siz de fark etmişsinizdir: Ülke ahvalinin vahametini esas alarak, bir araya gelip, köklü çözüm yollarını birlikte tespit etmek ve ülkeyi bu açmazdan kurtarma yolunda emin adımlarla ve umut veren duruşlarıyla, ilerleme göstermelerini engellemek gayesiyle, muhalefet ittifakında fay kırığı oluşturmak ve bölmek, için hamlelerin de fayda etmediğini gören Erdoğan'ın ve bakanlarının dillerini iyice nefret diline dönüştürmeleri "ŞİRAZENİN" hepten kaydığını gösteriyor..!!
Alevi açılımı olmadı, Kürt açılımı ters tepti, İYİ Parti itibar etmedi..!!
Bu saatten sonra "TEK KİŞİLİK AKP CENAHI"; iktidarda kalma uğruna bilhassa da doğu ve güneydoğuda, 8 hoperlörle, Ahmet Kaya'nın;
“Siz benim neler çektiğimi nereden bileceksiniz? Veya “Yorgun demokrat” şarkılarıyla Ahmet Kaya hayranı olduğunu bangır bangır dillendirseler de nafile gibi..!!
*
Hasılı Sevgili okurlarım,
Her bakımdan (ekonomik, sosyal, hukuksal, eğitimsel, sağlık, tarım, ve hayvancılık) can çekişen Ülkemin ahvali acil çözüm beklemektedir ve herkesin bu duyarlılığı göstermesi esastır... Vesselam..!!
*
İnsanlarda muhabbeti yok ettin
Ayrıştırdın, her ne varsa b.k ettin
Sen bu akıbeti (!) çoktan hak ettin
Nedamet duymamış haline lanet
İstismara ayarlanmış (?!) niyetin
Hepten riya imiş, samimiyetin
Başına çalınsın, ikram, izzetin
Yalanı huy etmiş diline lanet
Hasılı "şiraze kayarsa" eğer
Söylemde, eylemde kalır mı değer
Yapılanlar değil ise muteber
Duruşuna lanet, meyline lanet