Kimden?
Vatandaştan.
Vatandaş dedim, çünkü artık unvanı vatandaş.
Hâlbuki okumuş ve sonunda memur olmuş.
Ve 25 yıl devlete hizmet etmiş.
Yanlış okumadınız!
25 yıl devlete hizmet etmiş.
Sonra.
PTT’den emekli olmuş.
Ne kadar alıyor!
4 bin 200 lira.
Kız çocuğu babası.
İstanbul’da okutmaya çalışıyor.
Nasıl okutmaya çalışıyor?
4 bin 200 lira maaşla.
Yahu biri ya da birileri duymuyor mu bu feryatları?
“Sırf kızım okusun diye ben aç kalıyorum” diyor…
“Devlet memurluğundan emekli olduğum için kimseye de bir şey söyleyemiyorum” diyor.
Bu hale nasıl düştük biz ya!
Bu muydu “Yeni Türkiye, Güçlü Türkiye” hedefi.
Nereden Nereye Geldi Türkiye!
Devlet memuru emeklisinin acı itirafı geldi sonunda.
“Bugünkü hükümetten Allah Razı Olmasın!”
Buradan yetkililere bildirmek istiyorum.
Ne yapıp edip, bu emekli devlet memurunun sıkıntısını çözün…
*
Ekonomi…
Malumunuz 6 ay boyunca yatacaktık.
Sonrasında bir uyanacaktık ki.
Nasıl bir uyku bizi halen uyandırmadı.
Ağır uykuya daldık ve halen de uyuyoruz.
Asgari Ücrete, İşçiye, Memura, Emekliye zam verileceği gün!
Şak!
Anında temel gıda maddelerine fırsatçılardan anında ZAM!
Hatta saniyesinde.
Temizlik ihtiyaçlarını sormuyorum bile.
6 ay boyunca uyuduğumuz yerdeyiz.
Vatandaş tedirgin bir şekilde bekliyor.
Daha doğrusu tepkisini sineye çekiyor.
Asgari ücret 5 bin 500 lira oldu!
Keşke olmasaydı!
5 litrelik yağ yağın en ucuzu 160 lira.
1 ekmek 4 lira.
5 kilogram şeker 125 lira.
Patatesin kilosu 8 lira.
Kabağın kilosu 10 lira.
Domatesin kilosu 5 liraya düştü.
Peynirin kilosu 85 lira.
Sebze Hali’ne gitsen vay, gitmezsen vay…
Çünkü alamıyorsun.
Elini uzatsan, cebin boşalacak.
Daha diğer giderleri saymıyorum bile.
Alın bakalım birer kilo bu saydıklarımdan ne kadar yapıyor?
Ne dedik, vatandaş sineye çekiyor.
Çünkü bekliyor önüne gelecek olan sandığı.
Bir kez daha büyük bir önem taşıyan bu süreçte millet, geleceği ile ilgili kendi kararını verecek.
Yani kısacası ekonomik buhrandan çıkış yolunu vatandaş belirleyecek.
Vatandaş ne zaman uyanacak diye sorarsanız bana!
Sandık önüne geldiği zaman…