TERÖR!

  • Yazar :Murat Mutlu
  • Eklenme Tarihi :15.11.2022 09:22

Okunduğu zaman bile insanın içini burkuyor.

Bunu çeşitlendirebiliriz.

Adına ister bombalı deyin, ister bombasız.

Yine yüreklerimiz dağlandı.

Pazar akşamına doğru İstanbul’un en işlek caddelerinden biri olan İstiklal Caddesi’nde bombalı terör eylemi gerçekleşti.

Duyar duymaz haber yazayım dedim.

Tam da o sırada görüntüler yayınlanırken, bir anda kesiliverdi.

Nedeni ise soruşturmanın selameti açısından RTÜK tarafından alınan yayın yasağı!

Üzülerek belirtmek isterim ki, yayın yasağı sonrasında kimilerine göre dış güçler, kimilerine göre müttefik dost olarak bildiğimiz Almanya’dan en korkunç görüntüler yayınlandı.

Almanya’da yayınlanan görüntülerin ardından RTÜK’ün devreye girerek ilk işi yayın yasağı getirmek oldu.

Bu da ayrı bir eleştiri konusu lakin şimdi eleştiri yapmayacağım.

Patlama sonrasında devletimizin kurumları hemen önlem aldı.

Önce panik olmasın diye İstiklal Caddesi’ni yaya trafiğine kapattı ve daha sonra caddenin güvenliği için gerekli tedbirleri aldı. 

Adalet Bakanlığı tarafından 8 Cumhuriyet Savcısı, 2 Başsavcı Vekili tam yetki ile yetkilendirildi.

İnşallah devletimizin savcıları en ince detayına konuyu çözecektir.

Buna inanıyor ve güveniyoruz.

Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza buradan bir kez daha Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa, ülkemize de geçmiş olsun diyorum.

İnşallah bundan sonra böylesi hiç yok yere bombalı terör eylemlerinde verilen can kayıplarını yaşamayız.

Taksim…

Dünya ülkelerinin yakından tanıdığı bir turizm bölgesi.

Her yere çıkar yolu.

Önceden güvenlik gerekçesiyle o alan daraltıldı.

Kimse eylem veya gösteri yapmasın diye.

Oraya da bir tane camii yapıldı.

Ki insanlar ibadetini Taksim’deki Camii’de yapsın diye.

Önceden olduğu gibi şimdi de orada bir ordudan oluşan sivil ve resmi emniyet güçleri bulunuyor.

İnsan soramadan edemiyor.

Yayınlanan görüntüler bir tv kanalından verildiği sırada hiç mi dikkat çekmedi bu terörist!

Askeri pantolon, sırtında çanta ve başı kapalı!

Mesela Hatay’da ben normal bir kıyafetle dışarıya çıktığım zaman yanıma emniyet güçleri gelir, kimlik sorar ve üst araması vs. işlemlerini yaparlar giderler.

Teşekkür ederek iki adım uzaklaştıktan sonra kendi kıyafetlerime bakarım, acaba şüphe uyandıran bir görüntü mü verdim diye kendi kendime sorarım.

Bazen bazı görüntüler insanın ne yapacağını ortaya koyar.

Bu bir histir.

His ile memleket mi korunur derseniz!

Kısmen evet derim.

Çünkü bizim devletimizin güvenlik kurumlarında o kadar konusunda uzmanlar var ki!

En azından bunları biliyoruz.

Ele alınacak o kadar çok konu var ki!

Ne yazık ki devletimizin yetkili kurumları yapılan soruşturmanın selameti açısından şimdilik eleştiri hakkımızı askıya alıyoruz.

Devlet yayın yasağı derse, bizde Basın Ahlak Kuralları içerisinde “Önce Devlet” der susma hakkımızı kullanırız.

Soruşturmanın tamamlanmasının ardından geniş bir yazı ile yine karşınızda olacağım.