HER ŞEYE RAĞMEN YAŞAMAK! - Hatay Söz Gazetesi

HER ŞEYE RAĞMEN YAŞAMAK!

  • Yazar :Sevgi HOROZOĞLU
  • Eklenme Tarihi :13.06.2022 10:21

Yaşamı sorgulamamın müsebbibi  bir takım olayların yanı sıra müphem dolu bu yaşama   bir anlam, bir gaye aramam kadar  olağan bir durum  olamazdı herhalde. Bazen yaşamın başkaları için ne ifade ettiğini bulursam sanki bende aradığım şeyi bulacakmışım gibi geliyordu. Sıradan gibi görünen bir yolculuk sırasında  otobüste yanıma oturan herhangi birinin donuk yüz ifadesinde…

Bazen bir poliklinikte sıramı beklerken gözümde takılan, torunuyla beraber oturmuş  yaşlı dedenin nasırlı ellerinde…

Parkta kendi hallerinde banklara  oturmuş insanların sohbet edip çekirdek çitlerken ki o doğal hallerinde…

Saray Caddesi’nde  geçen, güzel ve şık kadınların ayaklarında yamulmuş topuklu  ayakkabılarına  rağmen  hala dim dik yürümeye direnen  iradelerinde…

Bazende çarşıda dondurma isteyen çocuğuna çaktırmadan en ucuzunu alma çabasına girerek ‘ bu çocuklar da bir şeye doymuyor’ diyerek açıklama yapma gereği duyan annenin çaresizliğinde…

Suratlarında yaşamın izlerinin belirginleştiği ve bu izleri tül bir örtü ile  dertlerinin üstünü örterek gizlemeye  çalışan nice yaşamları sorgularken kendimi bulmanın,  bu yaşamların içinde gizlenilmeye çalışılan binbir trajedi ve bu trajedilerin içinde gizli yaşama gücünün dirayetiyle nefes almanın ve bu dünyada var olmanın her şeye rağmen cezbedici tarafının galip geldiğini görmek içime garip bir umut vaat ediyor. Yaşamın izleri en çok kime sinmişse, en çok kim yalamışsa bu dünyanın tozunu toprağını, en çok orada  buldum kendimi. Yaşam denilen bu yolculuğun içinde nasırlı ellerin, hırpalanmış kalplerin, merhametin olduğu yerde nasıl yeşerdiğine şahit oldum…

İnsan  bu kadar zayıf ve basit bir varlıkken, bu dünyada var olma ve yokluk arasında çok ince bir çizginin üstünde,  bu ince çizgiyi ilmik ilmik bir halata çevirebilecek güce sahip. Bir tarafı  buraya ait değil iken bir tarafı bu dünyaya ve bu yaşama  bir türlü gideremediği eksiklik hissine rağmen tuhaf bir biçimde karşı koyamıyor...

 

Her şeye rağmen yaşamak!

Her şeye rağmen nefes almak!

Her şeye rağmen insan olmak!..

 

“Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,

Yetmişinde bile, meselâ, zeytin dikeceksin,

Hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,

Ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,

Yaşamak yani ağır bastığından.”

(NAZIM HİKMET)

“Yaşamak ağrısı asıldı boynuma

Oysa türkü tadında yaşamak isterdim…”

(AHMET KAYA)